Oto galeriden inşaata, İnternet kafeden alabalık tesisine kadar pek çok alanda faaliyet gösteren ancak hiçbirinde dikiş tutturmayı başaramayan Halis Sencer (52), dün düzenlediği bir basın toplantısı ile kitabı "Nasıl Başaramadım?"ı tanıttı. Tecrübelerinin kendisi gibi zengin olmaya çalışan herkes için yol gösterir bir nitelikte olduğunu vurgulayan Sencer "En azından insanlar hangi yollardan gitmemeleri gerektiğini bilmeliler" diyerek, genç girişimcilere önemli mesajlar verdi.
"Pozitif düşünmekle alakası yok"
İki yıldır işlettiği iddaa bayiisinde kitabı hakkında açıklamalar yapan Halis Sencer, eserinin öncelikle pozitif düşünme gücüne ve daima gülümsemeye olan derin inancı sarsmasını umduğunu ifade etti. "İnanın şu iddaa bayini açana kadar bir an bile olsun pozitif düşünmekten geri kalmadım, tabiri caizse 25 yıldır pişmiş kelle gibi geziyorum ancak işte sonuç ortada. Hiç kafanızı böyle şeylerle yormayın, alakası yok" diyen başarısız yatırımcı, kendisi ve kitabı hakkında şunları söyledi:
Nasıl başaramadı?
"Yatırımın ne zaman ve nasıl yapılması gerektiğini söylemek inanın çok zor. Ama kitabıma biraz göz gezdirseniz ne yapmamanız gerektiğini az çok anlarsınız. Ben bu işlere Özal zamanında başlamıştım, bilen bilir o zamanı: Galericilik modaydı, geri kalmayayım dedim ama artık nasıl geri kaldıysam, galeri işinden batmayı başaran tek insan ben oldum. O günden sonra 'Halis, oğlum. Bundan sonra sadece orijinal fikirlerin peşinden koşacaksın, kimsenin gitmediği yollardan gideceksin" diye söz verdim ancak neye elimi atsam benden önce o köşe çoktan tutulmuş oluyordu. Hepsinin ayrıntıları var kitabın içinde. Çim adam, Stres bileziği, Devekuşu çiftliği, Pekin ördeği işi... Herkes yükünü tuttu, ben pozitif düşünerek sırıttığımla kaldım..."
Girişimci ruhunu hiç kaybetmedi maalesef
Kısa yoldan zengin olabilmek için herkesin ipe sapa gelmez planlar yapabileceğini söyleyen batık iş adamı, "Benim farkım bu planların hepsini uygulamaya koymak oldu. Tam 25 yıl... Bir rüyanın peşinde koştum, girişimci ruhumu hep ayakta tuttum" şeklindeki sözleriyle, fazla saf ve iyimser olmanın ne kadar tehlikeli olduğunu gözler önüne serdi. Bir ara korsan CD, İnternet kafe derken tam da hayallerine kavuşmak üzere olduğunu söyleyen Sencer "Ama tabii teknoloji dur durak bilmezdi. Bir iki yıllık saltanatımın sonunda 50 tane bilgisayar ve bir iki velet ile dükkan beklerken buldum kendimi" dedi.
Açıklaması sırasında dükkanına giren haciz memurlarına aldırmayarak konuşmasına devam eden Sencer, önündeki masa ve mikrofona el konulmadan hemen önce şunları söyledi: "Aslında bu hacizdeki malları da takip etmek lazım. Çok kelepir şeyler düşebi..."(ZAYTUNG)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder