30 Ocak 2013 Çarşamba

OBJEKTİFE TAKILANLAR-2










Bu paylaşımda bir yaz gezisinde Sayın Yüksek Mimar Mehmet Türkmen'in objektifine takılanları paylaşıyorum.Emeğine sağlık Reis.






29 Ocak 2013 Salı

27 Ocak 2013 Pazar

BUGÜN OSMANLI OLSAYDI !!!

YAVUZ SULTAN SELİM HAN olsaydı, taş üstünde taş, omuz üstünde baş koymazdı...

Şimdi KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN HAN olsaydı, Sarkozy'e diz çöktürüp el etek öptürürdü...

Şimdi FATİH SULTAN MEHMET HAN olsaydı, sabah namazını Paris'te, cuma namazını Kudüs'te kılardı...

Şimdi SULTAN ABDULHAMİD HAN olsaydı, masonları ve tüm gizli örgütleri siyasi taktiklerle def ederdi...

Şimdi OSMANLI ayakta olsaydı, ne Afrika da açlık olurdu...

Ne İsrail, Filistin'e saldırabilirdi. ..

Ne Çin, Müslüman Türkleri katledebilirdi. ..

Ne de Fransa bizi ermeni soykırımıyla suçlayabilirdi. ..

YANİ KISACASI DÜNYA YENİ BİR OSMANLIYA MUHTAÇ..

İSMİ VAR OLSUN TÜRKİYE CUMHURİYETİ OLSUN...

26 Ocak 2013 Cumartesi

2050: Bu Kitapta “Gelecek” Var


Dünyaca ünlü gelecek bilimci Prof. David Passig’in yeni kitabı 2050, geleceğin alacağı şekli bilimsel yöntemlerle inceleyip akıl almaz sonuçlara varan etkileyici bir kitap.



Yeni yüzyılın ortalarında Dünya’yı neler bekliyor?
Önümüzdeki 40 yılda hangi teknolojik gelişmeler yaşanacak?
Dünya nüfusu nasıl değişecek?
Yeni güç dengeleri ne olacak? Türkiye ‘süpergüç’lüğe soyunacak mı?
Ticarette kimler başarılı olacak? Hangi yeni enerji kaynakları kullanılacak?
Bütün bu soruların ve fazlasının cevabı Ekim ayının ilk günlerinde raflardaki yerini alacak olan 2050’de...
Dünyaca ünlü gelecek bilimci Prof. David Passig’in yeni kitabı 2050, geleceğin alacağı şekli bilimsel yöntemlerle inceleyip akıl almaz sonuçlara varan etkileyici bir kitap. Birbirinden önemli dünya liderlerinin sıklıkla danıştığı Passig’in Türkiye baskısı için özel bir önsözle kaleme aldığı 2050’yi geleceğe kafa yoran herkes zevkle okuyacak.
Yeni yüzyılın ortalarında Dünya’yı neler bekliyor?
Önümüzdeki 40 yılda hangi teknolojik gelişmeler yaşanacak?
Dünya nüfusu nasıl değişecek?
Yeni güç dengeleri ne olacak? Türkiye ‘süpergüç’lüğe soyunacak mı?
Ticarette kimler başarılı olacak? Hangi yeni enerji kaynakları kullanılacak?
Bütün bu soruların ve fazlasının cevabı Ekim ayının ilk günlerinde raflardaki yerini alacak olan 2050’de...
“Uzun vadeli düşünce insanı hata yapmaktan tabii ki alıkoymaz, ama insanın içinde bulunduğu dünyayı anlaması, kişileri istenmeyen çukurlara düşmekten kurtarabilir. Daha da önemlisi, bir daha ele geçmeyecek olanakları yakalamalarını sağlayabilir.” 2050’nin çıkış noktası özetle bu… İçinde bahsettiklerine gelince; yeni dünya dengelerinden henüz bulunmamış enerji kaynaklarına, 10 yıl gibi kısa sürede Türkiye’nin de içinde yer alacağı yeni savaşlardan, geleceğin aile yapısına kadar birçok akılalmaz öngörü bu kitapta yer alıyor. Bugünün istatistiksel gerçeklerini analitik bir yöntem içinde değerlendiren bilim adamı Passig’in geleceğe yönelik tahminleri insanı hem şaşırtıyor hem de düşündürüyor. Ana uzmanlık alanı ‘ileride teknolojinin geleceği nokta, bunun dünya ve hayata etkisi’ olan Passig, 2050  ile  bugüne kadar gerçekleşmiş onlarca öngörüsüne yenilerini ekleyecek.

25 Ocak 2013 Cuma

Hayatının 25 Yılını Zengin Olmaya Çalışarak Geçiren Girişimci, "Nasıl Başaramadım?" İsimli Kitabını Tanıttı

Oto galeriden inşaata, İnternet kafeden alabalık tesisine kadar pek çok alanda faaliyet gösteren ancak hiçbirinde dikiş tutturmayı başaramayan Halis Sencer (52), dün düzenlediği bir basın toplantısı ile kitabı "Nasıl Başaramadım?"ı tanıttı. Tecrübelerinin kendisi gibi zengin olmaya çalışan herkes için yol gösterir bir nitelikte olduğunu vurgulayan Sencer "En azından insanlar hangi yollardan gitmemeleri gerektiğini bilmeliler" diyerek, genç girişimcilere önemli mesajlar verdi.


"Pozitif düşünmekle alakası yok"


İki yıldır işlettiği iddaa bayiisinde kitabı hakkında açıklamalar yapan Halis Sencer, eserinin öncelikle pozitif düşünme gücüne ve daima gülümsemeye olan derin inancı sarsmasını umduğunu ifade etti. "İnanın şu iddaa bayini açana kadar bir an bile olsun pozitif düşünmekten geri kalmadım, tabiri caizse 25 yıldır pişmiş kelle gibi geziyorum ancak işte sonuç ortada. Hiç kafanızı böyle şeylerle yormayın, alakası yok" diyen başarısız yatırımcı, kendisi ve kitabı hakkında şunları söyledi:


Nasıl başaramadı?


"Yatırımın ne zaman ve nasıl yapılması gerektiğini söylemek inanın çok zor. Ama kitabıma biraz göz gezdirseniz ne yapmamanız gerektiğini az çok anlarsınız. Ben bu işlere Özal zamanında başlamıştım, bilen bilir o zamanı: Galericilik modaydı, geri kalmayayım dedim ama artık nasıl geri kaldıysam, galeri işinden batmayı başaran tek insan ben oldum. O günden sonra 'Halis, oğlum. Bundan sonra sadece orijinal fikirlerin peşinden koşacaksın, kimsenin gitmediği yollardan gideceksin" diye söz verdim ancak neye elimi atsam benden önce o köşe çoktan tutulmuş oluyordu. Hepsinin ayrıntıları var kitabın içinde. Çim adam, Stres bileziği, Devekuşu çiftliği, Pekin ördeği işi... Herkes yükünü tuttu, ben pozitif düşünerek sırıttığımla kaldım..."


Girişimci ruhunu hiç kaybetmedi maalesef


Kısa yoldan zengin olabilmek için herkesin ipe sapa gelmez planlar yapabileceğini söyleyen batık iş adamı, "Benim farkım bu planların hepsini uygulamaya koymak oldu. Tam 25 yıl... Bir rüyanın peşinde koştum, girişimci ruhumu hep ayakta tuttum" şeklindeki sözleriyle, fazla saf ve iyimser olmanın ne kadar tehlikeli olduğunu gözler önüne serdi. Bir ara korsan CD, İnternet kafe derken tam da hayallerine kavuşmak üzere olduğunu söyleyen Sencer "Ama tabii teknoloji dur durak bilmezdi. Bir iki yıllık saltanatımın sonunda 50 tane bilgisayar ve bir iki velet ile dükkan beklerken buldum kendimi" dedi.


Açıklaması sırasında dükkanına giren haciz memurlarına aldırmayarak konuşmasına devam eden Sencer, önündeki masa ve mikrofona el konulmadan hemen önce şunları söyledi: "Aslında bu hacizdeki malları da takip etmek lazım. Çok kelepir şeyler düşebi..."(ZAYTUNG)